ÇOCUKLUK KORKULARIYLA BAŞETME
Anksiyete ve korku her zaman bir travmadan ya da kötü bir yaşantıdan sonra ortaya
çıkmaz. Hayatınızda hiç ısırılmamış olsanız da köpekten ya da arıdan korkabilirsiniz. Daha
önce hiç arkadaşlarınız sizinle dalga geçmemiş olsa da küçük düşeceğiniz bir durum
yaşamaktan korkabilirsiniz. Korku, evrimsel süreç içinde hayatta kalmayı sağlayan önemli bir
fonksiyondur. Korku olmasa içine girmememiz gereken bir sürü durumun içinde bulurduk
kendimizi. Bazen çocuklarımız da korkuyorum kelimesini kullanırlar. Korktukları şeyin ne
olduğunu açıklayabilseler de gelişmiş hayal güçleri sayesinde söylediklerinin doğru olup
olmadığı konusunda kararsız kalabilirsiniz. Bu noktada korkuları tanımak ve doğru müdahale
edebilmek, travmatik bir durum yaşanmasını önleyecektir.
Çocuğunuzun Korkusunu Farketmeye Çalışın
Korku ve kaygı yaratan durum her çocuk için farklı olabilir. Bir yetişkin olarak size
korkunç görünmeyen nesneler çocuğunuz için oldukça can sıkıcı olabilir. Yüksek sesler, ani
hareketler, büyük objeler ve hayvanlar, karanlık veya gölgeler, ebeveynden ayrılmak, suya
girmek gibi farklı pek çok korku kaynağı tanımlayabiliriz. Çocuğunuzun korkusunu
yenmesine yardım etmek istiyorsanız ilk yapmanız gereken tam olarak onu korkutan şeyin ne
olduğunu anlamaktır. Okul öncesi dönemdeki çocuğunuzla sadece konuşarak korkularının
azalmasını sağlayamazsınız. Üzerinde çalışabileceğiniz somut bir nesneye ihtiyaç duyarsınız.
Korkusunun ne olduğunu sorabilir ya da resmini yapmasını isteyebilirsiniz. Bazı çocuklar için
resim çizmek ya da rol canlandırmalar yapmak sözel olarak anlatmak yerine korkuyu daha iyi
açıklamalarını sağlar.
0-2 yaş grubu bebeklerin dünyası ebeveynlerinin sağladığı güven ve sakinlik duygusuyla
çevrilidir. Bunu bozan her şey – yüksek ses ya da bir yabancı- çocukta korku yaratır. Bazen
çocukların fiziksel bir ihtiyaçları olmasa da gergin oldukları veya ağladıkları görülür. Bu tepkiler
korkunun yansımaları olabilir. Korkmasını önlemek için bebeğin rutinlerini korumanız gerekir.
Çocuğa bakım veren kişi sayısı mümkün olduğunca az olmalıdır. Bebeklerde korku ve kaygı
azaltmanın en iyi yolları; bol bol dokunma, göz teması kurma, konuşma ve şarkı söyleme gibi
sakinleştiren, güven veren aktivitelerdir.
Korku Kaynaklarını Azaltın
Tüm yaş dönemlerinde çocuklar izledikleri video ve filmlerden etkilenirler. Doğaüstü
yaratıkları gerçek hayatta da görmekten korkarlar. Bazı durumlarda günlük hayatın içinde sürekli
karşılaştıkları nesne/hayvanlara karşı videolardan dolayı korku geliştirdikleri görülür. Bu nedenle
izledikleri videoların dikkatle denetlenmesi gerekir. Örneğin, son günlerde sinek ve böceklerle
ilgili videoları çok fazla izleyen bir çocuk yatağına böceklerin geleceğini düşünebilir. Uyku öncesi
korkular başlayabilir. Savaş ve ölüm içerikli haber bültenlerini de okulöncesi çocukların
izlememesi tavsiye edilmektedir.
Size komik görünse bile korkusuna ve korktuğunda yaptığı davranışlara gülmeyin (ne
kadar tatlı olursa olsun),
Korkusunu anladığınızı söyleyin ve kabul edin. Korkmak yanlış bir şey değildir.
Yaklaşık 6 yaşına kadar çocuklar kendilerini sakinleştirip mantıklı açıdan bakabilecekleri
bilişsel seviyeye henüz ulaşmamışlardır Çocuğunuza ‘Korkacak ne var bunda’ / ‘Dolabın
içinde bir şey yok görmüyor musun?’ demek yerine ‘Peluş ayıdan korktuğunu biliyorum.
Bazen ben de bir şeylerden korkuyorum. Ama kendime aslında onun bir oyuncak olduğunu
söylediğimde korkum geçiyor’ demeniz daha doğru olacaktır.
Korktuğunu söylediği durumun ne olduğunu çocuğa açıklayın. Konuşmasını sağlayın.
Örneğin, tuvalete gitmekten korkan bir çocuk size sifonun çok gürültülü olduğunu söylüyorsa
sifonun ne işe yaradığını açıklayabilirsiniz. Mantıklı bir açıklama duymak korkusunu
azaltacaktır.
Zihin ve duygular arasındaki ilişkiyi incelemek amacıyla yapılan çalışmalara göre 4-5
yaşlarındaki çocuklar korku hissetmediklerinde hayal ve gerçeği birbirinden ayırabiliyor.
Ancak korku duygusu aktif olduğunda hayal-gerçek zihinlerinde birbirine karışıyor. Mantıklı
seçim yapamıyorlar ve hayal ettikleri canavarın gerçek olduğuna inandıkları için korku onları
ele geçiriyor. Doğal afetler hakkında korkuları olan çocuklara fırtına, deprem gibi durumların
nasıl ortaya çıktığı mantıklı ve yaş gruplarına uygun bir şekilde açıklandığında korkuları
azalacaktır. Duruma farklı bir açıdan bakmaları sağlanacaktır.
Korkuyu Eğlenceli Hale Getirin. Çocuğun korktuğu şey odasındaki büyük, karanlık dolapsa
onu eğlenceli, renkli bir yer haline getirin. Korkuyla yarışacak pozitif bir yeni duygu ortaya
çıkartın (merak, sevinç olabilir). Karanlık dolabın içine bir ışık koyun, birlikte içeri girin ve
oyuncak ev olduğunu hayal ederek bir oyun kurgulayın. Sevdiği birkaç oyuncağı bu oyuncak
eve koyabileceğini söyleyin. Oyuncak evin duvarlarını birlikte boyayabilir, çizdiği resimleri
asabilirsiniz.
Korktuğu Ortamdan Çocuğu Uzaklaştırmayın. Aşırı korumacı olup çocuğu hızlıca korktuğu
durumdan uzaklaştırmanız korkusunu azaltmaz. Aksine korkmakta haklı olduğu mesajını
verir ve korkmaya devam eder. Çocuğunuza korkusunu yönlendirebileceği zihnini meşgul
edecek bir iş verin.
Örneğin; köpekten korkan bir çocuk düşünün. Köpek cinsleri hakkında konuşun ve
sorular sorun. Zihnini korku frekansından çıkarmasına yardım edin. ‘Köpek arkadaş canlısı mı
?, Merhaba diyebilir miyiz?, köpek kuyruğunu sallıyor mu? Sallıyor bak bu mutlu ve oyun
oynamak isteyen bir köpek demek ki...’ gibi yönlendirmeler yapabilirsiniz. Eğer köpeği olan
bir arkadaşınız varsa çocuğunuzun uyurken köpeği izleyebileceği bir ortam hazırlayın. Çocuk
köpeğin sakince uyuduğunu görsün. Bu, köpeklerin dünyasına güvenli bir giriş yapmasını
sağlayacaktır.
Kaygı düzeyi yüksek olan ve korkuları karşısında sakinleşmekte zorlanan çocuklar için
rahatlama teknikleri ve nefes egzersizleri de faydalı olacaktır. Stres nedeniyle gece terörü yaşayan
çocuklarda derin nefes alma çalışmaları ve kas germe-gevşetme hareketleri sayesinde stres
seviyesi azalmaktılabilir.
Kaygılanmak ve herhangi bir şeyden korkmak hangi yaş döneminde olursak olalım
normaldir. Normal düzeydeki korkuları için yukarıda bahsettiğimiz yöntemleri kullanmak
hem çocuğunuzu sakinleştirecek hem de korkularının artmasını engelleyecektir. Ancak
korkular çocuğunuzun yaşamını işlevsel şekilde yürütmesini engelliyorsa buna dikkat
etmelisiniz ve bir uzmandan yardım almayı ihmal etmemelisiniz.
Psk. Diyar Meriç UÇAK