Kardeş Kıskançlığı

EYVAH! KARDEŞ GELİYOR!

Yenidoğan Kardeşi Karşılama

Aileye yeni bir üyenin katılacak olması harikadır. Ancak evde bebeğin doğumu ile abi/abla mertebesine erişecek ufaklıklar varsa durum bir anda farklılaşır. Mutluluk ve heyecanın yanında abi/abla olacak çocuğu kardeşin doğumuna hazırlama gerekliliği doğacaktır. Bu ayki yazıda aileye yeni katılan üyeyi nasıl karşılayabileceğimizden, abi/abla olan çocuğunuzla aranızdaki dinamikleri nasıl koruyabileceğinizden bahsedeceğiz. Karşılaşabileceğiniz bazı sorunlar karşısında uygulayabileceğiniz pratik çözüm yolları sunmaya çalışacağız.

Çocuklarımızın yaşına, kişilik özelliklerine, ebeveyn tutumlarına bağlı olarak kardeş kıskançlığının şiddeti değişkenlik gösterse de hemen hemen her çocuk yeni kardeş geldiğinde duruma tepki gösterir. İlk sevgi unsurunun-annesinin ve babasının- ilgisini yeni biriyle paylaşmak her çocuk için zordur ve kıskançlık tepkisi sağlıklı bir tepkidir. Yeni kardeşi kabullenme zaman içerisinde gerçekleşse de 'kardeş' kişinin ilk rekabet ettiği kişidir ve aslında bir ömür öyle kalır.

Çocuklar sosyalliği arkadaşlarından önce kardeşleri ve anne-babaları ile kurdukları ilişkilerle deneyimlerler. Kendilerine ait olmayan bir oyuncağı almamayı, sıra beklemeyi, paylaşmayı, özür dilemeyi, rekabet etmeyi, öfke kontrolünü, empati kurmayı, hakkını savunmayı hepsini kardeş ilişkisi içerisinde deneyimleyebilirler. Bu nedenle kıskançlığı bir anda tamamen ortadan kaldıracak yöntemler beklememelisiniz. Yeni duruma alışması için çocuğunuza zaman tanımalısınız.

Kıskançlık tepkilerini her çocuk farklı şekillerde dışa vurabilir. Çocuğunuzda;
* Yaşından küçük davranışlarda bulunmak, örneğin biberon emmek
* Anneye aşırı derecede bağlanmak
* Anne ile kardeşin yalnız kalmalarına izin vermemek
* Hırçınlık, tutturma
* Okul başarısında düşüş
* Kardeş yokmuş gibi davranmak vb. göstergeler fark ettiğinizde dikkatli olmanızda fayda vardır.

Bir kardeşi olacağını çocuğumuza ne zaman ve nasıl söylemeliyiz ?

Öncelikle, anne hamileyse ve hamileliği belli olmuyorsa bile çocuğa 'Kardeş ister misin?' sorusunu sorarak alıştırmaya çalışmanızı tavsiye etmeyiz. 'Hayır, istemiyorum!' tepkisi işleri oldukça zorlaştıracaktır ve birkaç ay sonra annenin büyüyen karnını görmek önce kandırılmışlık hissi doğuracak sonra da öfkeye sebep olacaktır.

Çocuğunuz kardeşi olmasını istemiyorsa bu kararın anne-baba arasında alındığını ve kardeş sahibi olmanın olumlu yönlerini anlatabilirsiniz. Bazen çocuklar oyun arkadaşı istediklerinden ya da arkadaşlarının küçük sevimli kardeşlerini gördüklerinde anne-babasına kardeş istediğini söylüyor olabilir. Eğer ebeveynler olarak yeni bir çocuğa hazır değilseniz sırf çocuğunuz kardeş istiyor diye yeni bir çocuk dünyaya getirmeniz de doğru değildir.

Kardeşi olacağını açıklayacağınız ortamda başkalarının bulunmaması önemlidir. Psikoloğunuzdan öneri alabilirsiniz ama psikolog odasında ve eşliğinde konuşmak doğru değildir. Konuşmayı evinizde, çocuğunuzun kendini güvende ve rahat hissettiği bir ortamda ailece yapmalısınız.

Hamilelik sürecinde bir sorun yaşayıp bebeği kaybetme ihtimalini düşünerek kardeş geliyor haberini vermek için bir süre beklemeyi tercih edebilirsiniz. Ya da siz haberi öğrendiğiniz gibi bunu çocuğunuzla da paylaşabilirsiniz. Zamanlama tamamen sizin tercihinizdir ve çocuğunuza uygun olduğunu düşündüğünüz zamanı siz belirlemelisiniz. Bu haber çekirdek ailesi dışındaki bireylerden alınmaya uygun bir haber değildir. Tavsiyemiz başkalarından duymadan önce anne-babasından öğrenmesidir.

Yol gösterici olması için kardeşi olacağını açıklarken faydalanabileceğiniz bir örnek

Ailemize yeni bir bebek katılıyor. Yeni bebek senin kardeşin olacak. Yeterince büyüyene kadar annen bebeği karnında taşıyor olacak. Büyüyünce de annen O'nu doğuracak. Sen doğduğunda çok mutlu olmuştuk. Kardeşin doğduğunda da çok mutlu olacağız. İkinizin de anne-babası olup ikinizi de çok seveceğiz. Dört kişilik bir ailemiz olacak. Kardeşin olmasıyla ilgili soruların, merakların olursa istediğin zaman bunu konuşabiliriz.

Abi/abla olan çocuğunuzun yeni doğan fotoğraflarını ortaya çıkarın

Küçük çocuklar kardeşlerinin neden böylesine küçük ve savunmasız olduklarını anlamlandırmakta zorlanabilirler. ‘Kardeşin küçük dikkat et’, ‘topu atma bir yeri acır’ gibi uyarıları neden yaptığınızı da anlayamayabilirler. Kendi bebeklik fotoğraflarını çıkarıp buzdolabınıza asabilirsiniz. Hamilelik sürecinde belirli aralıklarla fotoğraflar hakkında konuşarak kendisinin de önceden küçük ve savunmasız olduğunu, gelecek kardeşin de aynen böyle olacağını söylemeniz faydalı olacaktır.

Bu yöntem ‘Neden kardeşim sürekli annemin kucağında? Beni artık sevmiyorsunuz kardeşimi daha çok kucağınıza alıyorsunuz.’ Gibi yakınmaları da azaltacaktır. Kendisinin de küçük bir bebekken yürüyemediği ve kucağınızda olduğu fotoğrafları gösterin. Büyüyüp güçlendikçe ayağa kalkabildiğini, sonra yürüyüp koşmaya başladığını fotoğraflarla açıklamaya çalışın. Kardeşinin de aynı aşamalardan geçtiğini, her ikisini de çok sevdiğinizi belirtin. Küçük yaştaki çocuklar somut nesneler sayesinde daha kolay öğrenirler. Uyarılarınızı fotoğraflarla somutlaştırmak bu nedenle oldukça faydalı olacaktır.

Büyük çocuğun hayatında yapacağınız değişimleri dikkatlice planlayın

Eve küçük kardeş gelişi bazen büyük çocuğun hayatındaki önemli dönüm noktaları ile çakışabilir. Bunlar tuvalet eğitimi, emzik bırakma, odaları ayırma, okula alışma gibi büyük çocuğunuzun gelişiminde oldukça önemli adımlar olabilir. Kardeşin gelişi de başlı başına yeni ve alışılması gereken inişli çıkışlı duyguların yaşandığı bir durumdur. Planlamanın iyi yapılması ve ebeveynler arasında sıkı işbirliği olması önemlidir. Hamilelik süreci ile ilgili her şey yolunda giderse kardeşin geleceği tarihi yaklaşık olarak hesaplayabilirsiniz. Bu süreçte büyük çocuğunuzun hayatında değişimler olacaksa bir an önce harekete geçmenizi ve kardeşi olana kadar yeni durumu özümseme fırsatı bırakmanızı tavsiye ederiz.

Örneğin 2.5 yaşındaki oğlunuz okula başlayacak. Kardeşinin beklenen doğumundan en az 2-3 ay öncesinde oryantasyon programını başlatmanız gerekmektedir. Alışma süreci kısa tutulduğunda çocuk yaşadığı yoğun duygularla baş edemeyebilir. ‘Kardeşim yüzünden okula gönderildim’ düşüncesi geliştirmesini istemeyiz. Hem okula hem de aileye yönelik şiddetli tepkiler doğabilir. Sağlıklı olan, yeni duruma oryantasyonunu tamamlayıp normal düzende okula gidip gelmeye başladıktan sonra kardeşin gelmesidir. Böylece okul zaten çocuğun hayatında olan bir olgudur ve kardeşin doğumu ile bir ilişkisi yoktur izlenimi bırakmış olursunuz. Aynı dinamikleri yatakları ayırma ya da tuvalet eğitiminde de kullanabilirsiniz. Her alışkanlık ve kardeş doğumu arasına en az 2-3 ay süre koymaya dikkat etmelisiniz.

Ebeveynler arasında görev paylaşımı yapın

Yeni bebeğiniz dünyaya geldiğinde ailedeki dinamikler değişecektir. Bebeğin emzirilmesi/doyurulması, uykusu, altının alınması gibi rutinler hayatınıza girecektir. Tüm bunlar yaşanırken büyük çocuğunuzun halihazırda var olan düzeni devam edecektir. Okuldan gelen eşyaları yıkanacak, akşam yemeği hazırlanacak, ütü yapılacak, büyük çocukla kaliteli vakit geçirilecek, ebeveynler kendilerine zaman ayıracak… Evinizde kaos ortamı yaşanmaması için bebek hayatınıza katılmadan görev paylaşımı yapmanızı ve yavaş yavaş bu paylaşıma uymaya başlamanızı tavsiye ederim.

Örneğin, çocuğunuzun banyosunu sürekli annesi yaptırıyorsa hamilelik sürecinde baba yavaş yavaş bu görevi devralabilir. Çünkü bebek doğduğunda emzirilmesi ya da uyutulması görevini anne devralacaktır. Tam tersi de olabilir. Banyo görevi annenin, bebeği uyutma görevi babanın. Görev paylaşımını nasıl yapacağınız tamamen ailenizin dinamiklerine kalmıştır. Bebek doğmadan önce bu değişimleri uygulamaya başlarsanız, büyük çocuğunuz bir anda neden annesinin kendisini neden yıkamadığını sorgulamayacaktır. ‘Kardeşim yüzünden annem artık beni yıkamıyor. Önceden hep o yıkardı’ düşüncesine kapılmayacaktır.

Büyük kardeşi Dünya’nın merkezi haline getirmeyin

Kardeşin varlığına alışmak büyük kardeş için zorlu bir yolculuk olabilir. Bunu kabul ediyoruz. Onu hala çok sevdiğinizi söylemenize ya da yukarıda bahsettiğimiz yöntemleri uygulamanıza rağmen kardeşini kıskanmaya devam etmesi de normal bir durumdur. Bahsettiğimiz olumlu ebeveyn yaklaşımları büyük çocuğunuzun duygusal hasar görmeden kardeşini kabullenmesine yardım eder. Sihirli bir şekilde her şeyi mükemmel hale getirmezler.

Uzak durmanızı tavsiye edeceğimiz yaklaşım büyük kardeşin şımartılması olacaktır. Yaşadığı öfkeyi ya da üzüntüyü azaltmak adına büyük hediyeler almak, küçük kardeşi kötülemek doğru değildir. ‘O çok çirkin zaten’, ‘ben seni daha çok seviyorum ama o küçük o yüzden ilgilenmek zorundayım’ gibi açıklamalarda bulunmak çocuğunuzun içinde yaşadığı öfkeyi pekiştirir. Kardeşini değersiz görmesine neden olur.

Büyük çocuğunuza taşıyamayacağı sorumluluklar yüklemeyin

Aileye yeni bir üyenin katılması ile birlikte kaç yaşında olduğuna bakmadan büyük çocuk abi ya da abla konumunu almaktadır. Onlardan empati kurmalarını, düşünceli olmalarını, oyuncaklarını paylaşmalarını isterken aslında abi/abla olan çocuğunuzun hala bir çocuk olduğunu unutmayın. ‘Sen ablasın oyuncağını ver’ gibi söylemlerden kesinlikle uzak durmanızı tavsiye ederiz. Kendi yaşıtı arkadaşları ile oynarken bile paylaşma konusunda sorun yaşayan küçük yaştaki çocuğunuz neden kardeşi ile paylaşmaya hemen tamam desin ki? Çocuğunuzu abi/abla oldun, sen artık büyüdün baskısının altına almak kendi duygu ve düşüncelerini yok saydığınız mesajını verir. Böyle bir yaklaşımla kardeşine ve size yönelik öfkesinin artmasına neden olabilirsiniz.

Bu noktada bir farktan bahsetmekte fayda vardır. Pozitif durumlarda yani kıskançlık belirtisi görülmeyen ortamlarda büyük çocuğunuzun abi/abla olmasından faydalanabilir, onu da işbirliğine davet edebilirsiniz. Bebeği giydirirken size eşyalarını getirebilir, biberonunu taşıyabilir.. Tabi bunları zorlayarak değil kendi isteğiyle kabul ediyorsa yapmasını sağlamalısınız. Oyuncağını paylaşmasını istediğinizde sen abi/abla oldun demenizin aksine ‘kardeşinin üstünü değiştirirken yardım etmenden çok mutlu olurum. Eminim kardeşin de abisi/ablası yardım ettiği için çok mutlu olacaktır. Bize eşyalarını getirerek yardımcı olur musun?’ şeklinde bir yönerge verebilirsiniz. Eğer katılmak istemezse zorlamamalısınız. Tercihi çocuğunuza bırakmalısınız.

Kardeşlerin ilk karşılaşmas

Aslında annenin karnı büyümeye ve bebek hareketlenmeye başladığı andan itibaren kardeşlerin tanışma ve bağ kurma serüveni başlar. Belirli aralıklarla kardeşinin hareketlerini hissetmesi için bir araya gelebilirsiniz. Onunla konuşabilir, hikayeler okuyabilir, şarkı söyleyebilirsiniz. Kardeşini hissetmek güzel bir başlangıç sağlayacaktır.

Hamilelik ve doğum sürecinde annenin yaşadığı yorgunluk, ağrılar ya da başka sağlık problemlerini, bitkin halini büyük kardeşin görmesi annesinin durumundan kardeşini sorumlu tutmasına neden olabilir. Bu nedenle mümkün olduğunca anne kendini iyi hissettikten sonra büyük kardeş hastane odasına alınmalıdır.

Yaşlar büyüdükçe…

Çocuklarımız büyüdükçe kardeşlerinin yakınlığını ve sıcaklığını daha fazla fark edeceklerdir. Aynı zamanda büyüme süreci içerisinde kıskançlıklar, çatışmalar ve rekabet devam edecektir. Şiddeti artıp azalmakla birlikte birden fazla çocuğun ebeveyni olma süreci yaşamınız boyunca devam edecektir. Çatışmalarda taraf tutmamalı, hakem olunmamalı, sorunu birlikte çözmeye odaklanılmalıdır. Birinin olumsuz davranışı yüzünden diğerine haksızlık yapılmamalıdır, birinin davranışı yüzünden iki çocuk da cezalandırılmamalıdır. Kıyaslamalar yapılmamalıdır. Her çocuğun ihtiyaçları ve gelişimleri kendilerine özgüdür, kıyaslamaya açık değildir.

Sevgiler,
Psk. Diyar Meriç UÇAK